Hani böyle herşeyin sensörlü olduğu tuvaletler vardır ya, elini oynatsan peçete çıkarır, totonu oynatsan sifon çalışır.
Bide sen ne yaparsan yap, yerinden kalkmadığın sürece bi türlü yanmayan ışıklar vardır. Oturduğun yerde kolbastısından çayda çırasına kadar ne varsa hepsini oynarsın ama nuh der peygamber demez o ışık, sen totonu ordan kaldırmadığın sürece yanmaz. O yüzden de o kapalı duvardan dışarı çıkana kadar oturduğun yerde sürekli bi hareket içindesindir, aman ışık sönmesin!
Hah işte ben tam da öyle bi çırpınışla direndim bütün bir hafta boyunca. Aman tatil bitmesin yakarışıyla hep bi hareket içinde, sürekli bi A noktasından B noktasına gitmelerle geçirdim günlerimi.
Gel zaman git zaman derken bi baktım evdeyim, çamaşırları asıyorum. Allahtan bavul boşaltma ve akabinde çamaşırları ayıklayıp makineye yerleştirme kısmını hızlı geçmişim.
Dipnot: Bence artık çamaşırları renklerine göre ayırmadan karman çorman yıkayabileceğimiz makineler yapılmalı. Sonra hatta eli deymişken bide onları güzeeelce çırpıp çamaşırlığa astı mıydı tamamdır. Bulana şimdiden teşekkürler.
Bu vesileyle hepinizi öper, her ne kadar tatilden dönmüş olsam da hoşgeldiğimi, hala umudum olduğunu, daha bunun ramazanı kurbanı da olduğunu hatırlatmak isterim.
Hadi bakalım.
Şort tulum: Forever New
Ayakkabı: ALDO
Çanta: İsimsiz dükkan:)
Kolye: Koton
Bileklikler: H&M
Yorum Gönder