6 Aralık 2011 Salı

Tiridine bandım.



Eskiden herşeyin farklı bi anlamı vardı. Hatta eminim herkeste böyleydi.
Mesela bayram demek benim için yeni kıyafetler, yeni ayakkabılar demekti. "Bir an önce sabah olsa da yeni cicilerimizi giyip harçlık toplama aşamasına geçsek" gibi tatlı bi telaş içindeydik. Bide o günler, bütün kuzenlerin bir araya gelip saçmaladığı, bütün antin kuntin hikayeleri birbirlerine anlattıkları, kah güldürüp kah birbirlerini korkuttukları seanslarla geçerdi.

Benzer şey yılbaşı gecesi için de geçerli tabi. Küçükken beklentiler farklı olduğundan mütevellit, yine aynı kuzen tayfası bir araya toplanıp saçma sapan oyunlar oynayarak kakara kikiri geçen bir yılbaşı gecesi bizim için en güzel hediyeydi. 
Tabi biz bide tombala zamanlarının çocuğuyduk, bikaç tur da olsa oynamadan o geceyi sonlandırmazdık.
Her ne kadar bizim kültürümüz olmasa da kabullendiğimiz ve dibine kadar herşeyiyle kutladığımız bu gecenin mesela en olmazsa olmazı hindi, bizim evde kostümlü olarak yenilirdi. Yani hindiye kostümünü giydirirdik:)
Şimdi herkes bi heycan yaptı eminim, "lan acaba bunlar noel baba kıyafeti mi giydiriyolardı hindiye? aslında fena da fikir degil hani" ya da "hem bizim kültürümüz değil diyo, hem de hindiye bile kostüm giydirip kendi kendilerine gelenek yaratıyolar, ne insanlar var yareppim" gibi düşünce kabarcıkları görüyorum kafalarınızın tepesinde:)



Hani bi anonim türkü vardır, bilmeyen de yoktur:
"Tiridine tiridine tiridine bandım" der teyzeler:)
Evet biz hindiyi tirit kostümüyle, yani yufka giydirerek yerdik:)
Ne o öyle kuru kuru hindi eti, azcık suyuna da bancaksın yufkayı, arasına en yumuşak etinden de koycaksın, ımmmmm..
Tabi öyle gıdım gıdım yemiyceksin, elini daldırıp daldırıp koparcaksın etinden:)
Bide o sofralar öyle çekirdek aileyle de hiç çekilmez, 
şöyle en az 15-20 kişi olcak, her kafadan ses çıkcak ki, 
yılbaşının yılbaşı, yemegin yemek, sohbetin sohbet olduğu anlaşılsın..



Taa ozamanlardan gelen bi alışkanlık olsa gerek, 
yılbaşı gecelerinin dışarda kurt dökmek suretiyle eglenilerek geçirildiği aktivitelerde de bulunmuş biri olarak, kesinlikle evde arkadaşlarla eşle dostla kardeşle geçirileni bana hep daha cazip, daha keyifli gelmiştir.

Şimdi böyle söyleyip söyleyip, yılbaşı gecesi kalkıp bi yerlere eglenmeye gidersem ayıp olur diimi :))







Yeniyıl diyince aklımıza yeşil ve kırmızı geliyo diye böyle bişiyler yaptım bugün:)


Önü kısa arkası uzun gömleklere zaafım şu sıralar tavan! her gördüğüm yerden bikaç renk alasım geliyo.

Bide şu minik ve de uçları yuvarlak kesimli şortum. outletim.com ganimetim. Alalı 2 gün oldu, hatta şöyle söyliyim pazar sipariş verdim pazartesi elimdeydi (bu kadar hızlı servisi bizim mahallenin marketi bile yapmıyo öyle söyliyim), ama acaip bi bağ kurduk kendisiyle 





Bugün pek sevgili yirmilik dişimden ayrılıcam, ayrılmak o kadar zorki ameliyatla ayırcaklar bizi o derece.
Bugünkü renk seçimimi de bu yüzden ameliyat önlüğü rengi seçtim:)
Kılığımın adını da güle güle yirmilik diş, hoşgeldin 2012 koydum.
Sizlerle bir süre konuşamayabilirim.
Ama bi saniye yaaa ben konuşmadan duramam. Fotografsız devam edebilirim belki bi süre:) Zira o şiş suratlı mor yanaklı halimle beni izlemekten hoşlanmayabilirsiniz, en doğal hakkınız:)


Oldu ozaman herkese sağlıklı ve cıvıl cıvıl neşeli günler dileyerekten giderim. 
Yine görüşelim *.*

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder