90'larda, beziyle oynamayacak ve yerde yuvarlanmayacak kadar aklı başında bi şekilde çizgi film izleyen herkes hatırlar Kaptan Mağara Adamı'nı.
Türk erkeklerinin de tek avuntusu olan bu kıllı kahraman aynı zamanda sakar, hantal ve halk arasında gürbüz olarak tabir edilen dombili cinsten bi kişilikti.
Birinin yardıma ihtiyacı olduğunu hissettiği anda, hiçbir fiziksel ve görsel kurala uymayacak şekilde incecik elbise askısının arkasına geçer, o şişko vücudu görünmeden kostümünü giyer çıkardı ortaya.
Seslendirmesi türkçe olduğu için bizim çok yaratıcı türkler tarafından "anacııııııım" hönkürtüsü üstüne yapışmıştı garibimin. Ama neyseki biz onu zaten her haliyle seviyoduk.
Bir numaralı savunma aleti olan kütük sopasını çıkarana kadar neler çıkmazdıki cebinden:) Bir dinazoru da, bir şapkayı da aynı cepten çıkarıp yine aynı cebe geri sokabilen eşsiz bi doğası vardı. Ki kendisi bu yönüyle bizim tam teçhizatlı kameraman cevat kellemize çok benzemekte olup, bazı kaynaklara göre cevat kellenin atası olduğu düşünülmektedir.
İşte tıpkı bir kaptan mağara adamı gibi, tıpkı bir halk kahramanı gibi düşünebiliriz aslında kadınları da.
Onlarki minicik bir çantanın içine kozmetikten sağlığa, gıdadan plastiğe, sigara içmese dahi çakmağından sakızına herşeyi sığdırabilme ve yeri gelince her türlü yardımı ihtiyaç makamına ulaştırabilme gücüne sahip gelmiş geçmiş en kudretli canlılardır.
Siz bakmayın öyle çelimsiz göründüklerine, benim diyen yetişkin bir türk erkeğinin bile 5 dakikadan fazla taşıyamayacağı kadar ağırdır çantaları. Benzer şekilde bebek sahibi olunca saatlerce o şişko patatesleri kollarında pışpışlayacak olanlar da yine onlardır!
İşte bu yüzdendirki bir kadın, istediği şeyi elde edecek güce doğuştan sahiptir:)
Ve kadınları diz çöktürecek bir şey varsa o da sadece ve sadece mağazadaki alt raflardır.
Dünya kadınlar gününüz kutlu olsun diycekmişim gibi oldu sanki:)
Bugün böyle kadınları bi yüceltesim, bi yere göğe sığdıramayasım, bi hepsini sarıp sarmalayasım geldi.
Etrafımda sonsuz sayıda hamile olmasının da bundaki payı büyük olabilir ❤
Bluz: H&M Trend
Deri ceket: Paris'te bi butikten
Pantolon: Stradivarius
Çanta: Zara
Bot: Giuseppe Zanotti
Şal: Aşırı eski
Mekan: Hamamönü
Yorum Gönder